Merhaba sevgili dostlar! 🌟
Bugün sizleri biraz zaman içinde bir yolculuğa çıkarmak istiyorum. Hazır mısınız? Bu yazıda, kadim bilgelik, göksel ritimler ve saklı sırlar arasında Venüs’ün izini süreceğiz. Işığın ve karanlığın dansına şahit olacak, binlerce yıllık bir serüvenin kapılarını aralayacağız.
Gece gökyüzünde bir yıldız yanıp söner; ışığını gizler ama kaybolmaz. İşte Venüs tam da böyle bir işarettir: Gökyüzünün kraliçesi, ışığın sabah ve akşam dansçısı… Mitolojide adı hem ışık getiren hem de düşüşün simgesi olarak geçer. Ama belki de en büyük sırrı, düşüşün aslında yeniden doğuşun bir başka yüzü olmasıdır. 🌙✨
Venüs ve Ay genellikle dişilikle ilişkilendirilir. Onlar sadece kadının olgunlaşma sürecini değil, ruhsal yolculuğunu da temsil eder. Ay, döngüsünü her 28 günde bir tamamlayarak kadın bedenine yaşamın ritmini fısıldar. Ama doğum, sadece bir döngü değildir; göksel matematikle yazılmış bir senfonidir. Venüs’ün gökyüzünde izlediği yaklaşık 2.929 günlük döngü, insanın 9 ay 10 günlük doğum süreciyle neredeyse aynı frekansta titreşir. Kadim uygarlıklar bunu biliyor, takip ediyor ve sırlarını taşlara, tapınaklara, mitolojik hikayelere ve tanrıçalara aktarıyordu.
Venüs yalnızca doğum sürecinin değil, zamanın büyük döngülerinin de gizli anahtarıdır. Her 8 yılda bir tamamladığı beş köşeli Pentagram deseni, kutsal geometriyi ve evrenin Altın Oran içindeki mükemmelliğini ortaya koyar. Pentagramın 72 derece açısı, sadece matematiksel bir gerçek değil; eski mistik öğretiler ve dinlerdeki Kadim bilgeliklerle de bağlantılıdır.
Astrolojide bu açı kalıbı, atalarımızdan gelen bir yeteneğin veya ilahi bir hediyenin göstergesidir. Her büyük medeniyet, tanrılarını, tanrıçalarını ve kutsal düzeni gökyüzüne göre şekillendirmiştir: Afrodit, İsis, İnanna, İştar… Hepsi birer Venüs izdüşümüdür. Bazıları bir yumurtadan doğdu, bazıları tanrıların zihninden yaratıldı, bazıları taşlara kazınan efsanelerden… Ama hep gerçek aynıydı: Venüs’ün ritmi, yaşamın ve yeniden doğuşun ritmidir. 💫
Venüs, aşkın ihtişamının ve ilahi yolculuğun gezegenidir. İnsan-insan aşkıyla başlayan bu yolculuk, Venüs’ten geçer çünkü yolculuk ilahi olana yönelmiştir. Güneşten ve Merkür’den çok uzaklaşamaz; çünkü Venüs, aklı ve ihtişamı sever. Maya takvimi bile zamanı, Venüs’ün devinimi üzerine kurarak insanlığın en muhteşem zaman hesaplarından birini yaratmıştır.
Venüs yalnızca 9 ay 10 günlük doğum döngüsünü değil, 3.600 ve neredeyse 12.000 yıllık devasa döngüleri de yönetir. Uygarlıkların yükseliş ve çöküş döngüleri bile Venüs’ün ritminde gizlidir. Düşüş mü, yoksa yeniden doğuş mu? Belki de bu bir ışığın sönüşü değil, farklı bir doğumun sancısıdır. Kadim metinlerin zaman ötesine seslenmesi gibi, bazen en büyük sırlar gözlerimizin önündedir; biz fark edemeyiz.
Astrolojide yeni bir dönem açan ve benim keşfim olan embriyolojik astroloji tekniği, kozmik doğum haritalarının ritmini bulmamı sağladı. Binlerce doğum haritasını inceleyerek geliştirdiğim bu yöntemle, Venüs’ün gökyüzündeki 9 ay 10 günlük rotasının, boynuz şeklinde bir desen çizdiğini gördüm. İşte bu kadim şekil, insanlık tarihindeki boynuz kültü olarak bilinen inancın doğuşuna zemin hazırlamış. Antik çağlardan beri kutsal boğa sembolizmi, Venüs’ün göksel hareketleriyle ilişkilendirilmiş, tapınak sütunlarına, ritüellere ve taşlara işlenmiş.
Ama Venüs’ün döngüsü sadece gökyüzüyle sınırlı değil. 15 yıllık çalışmalarım sonucunda, embriyolojik astrolojik tekniklerle Venüs’ün ritminin anne karnındaki gelişim sürecine ve bireyin yaşamdaki kadersel etkilerine nasıl yansıdığını da keşfettim. Anne karnındaki döngüler, gökyüzünün unutulmuş bir yansıması olabilir mi? Venüs, yalnızca güzelliğin ve aşkın değil, insanın doğum anından itibaren şekillenen ruhsal ve fiziksel gelişiminin de göksel rehberidir.
Bu ritim, anne karnında hangi gün ne yaşandıysa, doğumdan sonraki süreçte kişiye özel hangi yaşlarda ortaya çıkabilecek kadersel yol değişimlerini ve olayları neredeyse nokta atışıyla gösteriyor. Genetik, epigenetik ve doğum öncesi etkiler… Hepsi birleşiyor ve aslında asıl gerçek, doğumun anne karnı içinde gerçekleştiğini bize anlatıyor.
Eğer bu bilgiler ilginizi çektiyse ve yıldızların arasındaki matematiği görmek istiyorsanız, Venüs’ün kendi döngüsüyle birebir örtüşen 584 sayfalık kitabım “Venüs ve Antik Gizemleri” ve yakında duyuracağım embriyolojik astroloji teknikleri sizi bekliyor. Çünkü bazı sırlar, sadece zamanı geldiğinde kendini açar.
Sevgilerimle! 🌙💫
